İyi bir çocuk yetiştirmek, hazineler dolusu servetten daha mükemmeldir.. Çünkü bunlar yaşayan hazinelerdir. (C.G.Salzman)
1.Ailede kazanılan davranış ve tutumlar, her zaman düzenli bir eğitimin sonucu olarak değil genellikle karşılıklı etkileşim sonucu ve rasgele gerçekleşmektedir.
2. Eğitimin en temel şartlarından birisi eğitici ve eğitilen arasındaki diyaloğun (karşılıklı konuşmanın) sağlıklı olarak tesis edilmesidir. Bu ilişki ne kadar sağlıklı ise verilen eğitimin sonuçları da o kadar iyi olacaktır. İyi bir iletişim kurmanın yolu da çocuğu ve kendimizi anlamaktan geçer.
3. Eğer bir halk veya topluluğun diğerlerinden ayrıcalığı varsa, onlar insanların haklarını gasp ederek insanlık âleminin başına bela olabilirler. Kısa bir zaman sonra böyle kimselerin kalpleri katılaşır, başkalarının elem ve gözyaşları onları etkilemez olur. Çocuklar da baskı altında ezilen insan topluluklarındandır. Onları baskı altında tutanlar, özellikle anne ve babalardır. Çocuklara reva görülen bu muameleler, yeni yetişenler tarafından da görülerek âdeta gelenek halini almaktadır.
4. Çocukların davranışlarının kaynağı, anne ve babalarının hareketleridir. Aslında hatanın kimde olduğunu daha iyi anlamak için onlar üzerinde araştırma yapmak gerekir. Çocuklar, anne ve babalarına benzerler ve onların karakterlerini yansıtırlar.
5.Bazıları başka çocukları örnek gösterirler: "Bak şu çocuğa, nasıl hareket ediyor? Sen de böyle olmalısın!" diyerek çocuğun yaratılışına uygun olmayan şeyleri yaptırmaya kalkışıp çocuğu asi, hırçın ve pısırık bir hâle getirirler.