24 Ağustos 2012 Cuma

İnatçı Çocuk ve Baş Etme Yolları

IMG_2127
Bu yazıyı dönem dönem açar okurum şuan yine o dönemlerden birindeyiz..

Şimdiye kadar işe yaramıştı; ama büyüdükçe bilinçlendikçe, belki de inatlaştığı şeyi gerçekten yapmak istediği için değil de sadece inadının bizde yarattığı duyguyla, suratımızın ne hal aldığını görmek hoşuna gittiği için bizimle inatlaşıyor.

Bu dönemde ilginç gelişmelerde yaşıyoruz rol yapma becerisi tavan yaptı denilebilir.

Oda ayrı bir konu bizim için; Anında rolüne girip, anında rolden çıka biliyor oyun için rol olsun diye hüngür hüngür ağlıya biliyor.. Bebeği pony'sine replik yazıp onun yerine; ağlıyor, gülüyor bütün duyguyu sonuna kadar verebiliyor.

Böylece kendi hariç, bizim için birde, bebekleriyle sürekli olarak inatlaşma hali var..  :)))

İşte yine dizginleri elimize geçire bilmek için bu dönemde tekrar tekrar okuyacağım bir yazı;
Çocuğunuz sözünüzü dinlemiyor, kendi bildiğini okuyor, kendi istediğini yapıyor, kendi yönetmek için elinden geleni yapıyor ve dediğim dedik davranıyor. Bu davranışlar size tanıdık mı geliyor? Kendinizi çaresiz mi hissettiriyor?
 
Çocukların bağımsız olduklarını fark etmeye başlamaları ve keşfetmeye olan merakları inatçılıklarını tetikler. Çocuğun gelişiminde, yürümeye başlamak, keşfetmeye, ellemeye donanımlı hale gelmek, sınırları aşabilmek bir dönüm noktasıdır. Devamlı hareket halinde olması ile birlikte, zorla ve açıklama yapılmadan konan yasaklara ya aşırı uyum sağlar (ki, baskıcı eğitim yöntemi onda ürkekliğin, pasifliğin ve özgüven eksikliğinin tohumlarının atılmasına sebep olabilir) ya da bağımsızlığının keyfini yaşamak için size direnebilir.
 
Çocuğun ayrı bir kişi olduğunu fark etmeden davrandığınızı unutabilirsiniz. Size zorla ve açıklama yapılmadan bir şeyler yaptırılmaya çalışılsa kendi tepkinizin ne olacağını hiç düşündünüz mü?

Çocuğunuzla uyumlu bir ilişkiniz olabilmesi için onun gelişimine doğru destek vermelisiniz. Bunu yapabilmek için onun sizden farklı olduğunu, kendi düşünceleri, duyguları ve istekleri olduğunu unutmadan sınırlarınızı ve kurallarınızı koymayı unutmayın.
 
18. aydan itibaren, odak noktasının kendisi olduğunun farkındalığıyla, işler istediği gibi gelişmezse sinirlenir, başkalarının kendinden farklı istekleri de olabileceğini anlayamaz. Başka çocuklarla bir araya geldiğinde kızdığında itebilir veya ısırabilir. Böyle bir durumla karşılaştığınızda hemen müdahale edip, durdurmalısınız. Sizi ya da başkasını ısırdığında veya vurduğunda, çok kısa bir açıklama yapıp onu olduğu ortamdan uzaklaştırın. Sakinleşene kadar onunla birlikte kalın, sizi yumuşatmak adına yapacağı komik davranışları hemen görüp yumuşayarak teslim olmayın (devamı gelecektir), kızgınlığınızı vücut dilinizle belirtin. Bu, davranışını durdurmak yerine, yaptığının doğru olduğunu düşündürtebilir. Çoğunlukla ısırma kısa bir dönem sürerken, vurma daha uzun süre devam edebilir. Kendini ifade etmeyi öğrendikçe, tavır konduğunu gördükçe bu davranış azalacaktır.
 
Çocuklarda 18-30 ay arası bir sürede gelişen inatlaşma, ilk 3 sene içindeki en zor, en heyecanlı ve belki de tarzınızı sınama açısından en ilginç dönem olarak görülebilir. Her dediğinize hayır diyerek, kendi bağımsızlıklarını ve güçlerini sınamak ve size ne kadar önemli olduklarını göstermek için sınırlarınızı zorlarlar. Bilinçli ve farkındalığı yüksek anne-baba olmanın keyfini çıkarıp, çocuğunuzun bağımsızlığı için hem cesaretlendirilmeye hem de disipline ve yönlendirilmeye ihtiyacı olduğunu unutmayın.
 
Sınırlar ve kurallar net olarak belirlendiğinde, her zaman tutarlı ve kararlı olarak uygulandığında, çocuklar o kurallarla yaşamayı öğrenirler. Özellikle bu dönemde, her konuda inatlaşmadan, az fakat geri dönüş yapmayacağınız kurallar koymanızda fayda var. Örneğin çocuğunuz, o gün için eşofman giymek üzere ısrar ediyorsa (ya baştan inatlaşmadan izin verin ya da 'hayır' dediyseniz sonuna kadar kararlı kalın) taviz verebilirsiniz fakat araba koltuğunda kemerinin bağlanmaması için hırçınlık yapıp inatlaştığında, sakinliğinizi koruyarak eve geri dönüp kuralınızı hatırlatarak bu şekilde çıkılamayacağını gösterebilirsiniz. İstediği bir şeyi yapmadınız diye çocuk sizi daha az sevmez.

Kıyamama duygusuyla yaklaştığınız sürece ona yarardan çok zararınız dokunacağını unutmayın.
Çocuğunuzun inatlaşması ve huysuzluğuyla başa çıkmanın sihirli bir formülü yoktur, fakat duyarlı ve tedbirli yaklaşımla bu dönemi daha az sıkıntılı atlatabilmeniz için bazı önerilerde bulunulabilir:
  • Kararlı olduğunuzu hissettirin, dengeli davranın, özellikle anne ve baba olarak paralel yaklaştığınızı gösterin.
  • Körükleyecek davranışları önceden sezmeye ve önlem almaya çalışın.
  • İnatlaşarak huysuzluk yaptığında ilgi göstermeyin, sakinleştiğinde ilgi gösterin.
  • "Hayır" kelimesini kullanmamaya çalışarak, beklentinizi anlatın ("hayır, çiçekleri kopartma" yerine "çiçekleri koruyacağını biliyorum, aferin" gibi).
  • Kendini sözel olarak ifade etmesi için destekleyin, siz de model olun. Amacınızın kimin güçlü kimin güçsüz olduğunu kanıtlamak olmadığını hissettirin.
  • Kalabalık bir yerde tutturma, inat ve huysuzluk olduğunda, herkesin size baktığını düşünerek geri adım atmayın, olduğunuz ortamdan uzaklaşın ("sakinleşene kadar arabada bekleyeceğiz" gibi).
  • Dikkatini başka bir noktaya çekmeye çalışın. Bu durum pazarlık yapmak olarak anlaşılmamalı.
  • Kendi yapmak istediği işlerde destekleyin (giyinmek, yemek...)
  • Aynı takımda olduğunuzu hissettirin, rakip değil.

  • Kuralların sürekliliğini sağlayamadığınızı düşünüyorsanız, kuralları koyarken kendinizi suçlu hissederek geri adım attığınızın farkındaysanız, eşinizle tutarsız ve farklı yaklaşımları benimsediyseniz, öfke krizleri kendine zarar verecek duruma geldiyse, ebeveynlik felsefenizi yeniden gözden geçirerek, bir uzmandan yardım almakta fayda olacaktır.
     
    Çocukların gelişiminde çok doğal olan inatlaşmanın, anne-baba olarak çocuğunuzla aranızda bir iletişimsizliğin başlangıcı olmasına izin vermeyin.
    IMG_2121

    Hiç yorum yok:

    Yorum Gönder

    Related Posts with Thumbnails

    GÜNLÜĞÜMDEN

    1.ay (2) 11.ay (3) 12.ay (2) 13.ay (3) 14.ay (4) 15.ay (13) 16.ay (11) 17.ay (9) 18.ay (4) 19.ay (2) 2.ay (3) 2.yaş (8) 20.ay (8) 21.ay (5) 24.ay (2) 28.ay (3) 30.ay (3) 31.ay (3) 34.ay (4) 5.ay (4) 6.ay (4) Avcılar (3) Avcılar Parkında (3) Bayram Tatili (2) Beslenme (3) Bozcaada (2) Çim çim çimenlik (1) Çirkinmm (1) Çizgi Yazar (15) Çocuk Çocuğu Severmiş (1) Çocuk Yogası (4) Daha Yukarılara (2) defne su (22) Derya Doğuş Aşk (6) Derya Doğuş Düğün (2) DİŞLİ BEBEK (2) Doğumgünü (7) Doğuş ve Defne Su ile oyun hali (2) Duru (2) Eyeliner nasıl çekilir (1) Fethiye (5) Feyza (1) GEZENTİ (46) Gezmelik Antalya Tatili (4) Güneş-Kum (16) Her Fırsatta Havuz (5) Hoşgeldin Buse Bebek (3) İlgiden bıkan köpek (2) ilkleri (37) KAHKAHA (2) Kankiler (32) Kaynaktan (36) Kervansaray Lara (4) Kitap Kurdu (4) köy'DE (40) Lara (7) Limak Lara (4) Makyaj (3) Meraklı Minik (1) Mikrafona Konuş (1) Mina (4) Mina'nın Yeni Yaşı (1) Minamm (1) mini disco (2) Mini İzleyecekmiş (1) mp3 (37) Mutfak (7) Mutlu Yıllar (1) Müzik Keyfi (1) Nil (1) nil ile idil havuz sefası (1) Nil Sözlüğü (3) Nil'in Doğuşu (1) Nil'in Saçları (1) Numaracı (1) Oyalama taktikleri (2) Oyalama Taktikleri-2 (1) Oyuncak Fuarı (1) oyuncu (37) Özel Güneş Anaokulu'nda bir gün.. (2) parti kızı (39) Renkli Bloklarıyla Oynuyor (1) Saç düzleştiricisi ile bukle yapmak (1) Sağlık (15) Saklı Bahçe (2) Saklıkent (1) Saklıkent'in Soğuk Suyunda (1) Salıncakta Uçur Beni (1) Sapanca (2) Sarp (4) Serin Sarp (4) Sezonu Açtık (1) Son Emişlerimiz (1) Son Güneş (1) Su kuşu (6) Su'yu Tattı (1) Sukuşu Plajda (2) Süslü (2) Tacıda var (1) Tubi'nin Doğumgünü (1) Tuğba (4) Tuvalet Eğitimi (3) Tuvalet Eğitimi Gereç (1) Tuvalet Eğitimi Son (1) Tuvalet Eğitimine Başlıyoruuzz (1) Tüm Yaz Defne Su (1) TV saati (1) Unutkanlığa son verecek bitkiler (1) Utimm (2) Utku kolik (4) Uyku (2) Ümit Evlenirken (1) Vakvaklar (1) video (37) Yağız Sarp (1) Yağız Sarp Buluşma (1) Yalıköy (1) Yap(boz) (2) Yay Burcu (1) Yeni bir yıl (2) Yeni bir yıl sevdikleriyle (1) Yıldız Parkı (1)